NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
أَحْمَدُ
بْنُ عَمْرِو
بْنِ السَّرْحِ
حَدَّثَنَا
ابْنُ وَهْبٍ
حَدَّثَنِي
عَمْرُو بْنُ
الْحَارِثِ
أَنَّ أَبَا عَلِيٍّ
الْهَمْدَانِيِّ
حَدَّثَهُ
قَالَ كُنَّا
مَعَ
فَضَالَةَ
بْنِ
عُبَيْدٍ
بِرُودِسَ
مِنْ أَرْضِ
الرُّومِ
فَتُوُفِّيَ
صَاحِبٌ لَنَا
فَأَمَرَ
فَضَالَةُ
بِقَبْرِهِ
فَسُوِّيَ
ثُمَّ قَالَ
سَمِعْتُ
رَسُولَ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
يَأْمُرُ
بِتَسْوِيَتِهَا
قَالَ أَبُو
دَاوُد رُودِسُ
جَزِيرَةٌ
فِي
الْبَحْرِ
Ebû Ali el-Hemedani dedi
ki:
Biz Fudale b. Ubeyd'Ie
beraber Rum diyarında Rodos (adasın)da idik. (O sırada) bir arkadaşımız vefat
etti. Bunun üzerine Fudâle emir vererek kabri düz yaptırdı. Sonra (şöyle) dedi:
"Ben, Rasulullah
(s.a.v.)'i kabirlerin yer seviyesinde yapılmasını emrederken işittim."
Ebû Dâvud der ki: Rodos
(Ak) denizde bir adadır.
İzah:
Müslim, cenâiz; Nesaî
cenâiz
Rodos: Hz. Muaviye'nin
saltanatı zamanında hicretin elliüçüncü (53) yılında fedhedilmiş, fakat oğlu Yezid
zamanında yine kâfirlerin eline geçmiştir. Daha sonra hicretin 927. senesinde
Sultan îl. Selim zamanında tekrar müslümanların eline geçmişse de maalesef
bugün Yunanistan'ın elindedir.
Hadis-i şerif
kabirlerin yer seviyesinden yüksek yapılmasının caiz olmadığına delalet
etmektedir. Bir önceki hadis-i şerifin şerhinde açıkladığımız gibi fıkıh
âlimleri bu mevzuda gelen hadis-i şeriflere dayanarak kabrin üstüne bir karış
yüksekliğinde toprak yığılmasında bir sakınca olmadığını söylemişlerdir.